(Şehitlere rahmet-Filistin’e destek-İsrail’e lanet yürüyüşü HİLAFET isteğine dönüştü. Tamam da İsrail, Gazze’de çocukları öldürürken, kendi gemileri ile İsrail’e silah malzemesi götüren AKP’lilere LANET yok mu?)

Elinde sözde hilafet sancağı ile “Kurtuluş Hilafette” diye bağıran yobazın suratını, Türk genci bir yumrukta dağıtıverdi! Habur rezaletinin mimarı İçişleri Bakanının telefon emri ile genç gözaltına alınıp, yargıya sevk edildi ve tutuklandı! Hilafet sancağını taşıyan yobaz serbest! Polis ve Yargı, hilafet sancağı taşımanın, hilafet propagandası yapmanın suç olduğunu bilmiyor mu?

Pazartesi sabahı yapılan, CB oğlu-Damatları eliyle “Cumhuriyete karşı yapılması planlanan yeni bir “Darbenin, silahlı kalkışmanın provasıdır.” Yıllardır uyarmaya çalıştığımız felaket, iç harp-kanlı kalkışma, tedbir alınmazsa maalesef çok yakın.

AKP organizasyonu ile 308 STK’nın katıldığı yürüyüş Galata Köprüsünden başladı! 308 STK’nın isimlerini bilen var mı?
Ama bütün basın “308 STK’nın katılımı” diye verdi!

PKK ve AKP’nin STK’lar politikası aynıdır.
PKK ve onun siyasi uzantısı partiler her yerde yüzlerce STK kurarlar.
Bunlar sözde Sivil Toplum Kuruluşlarıdır! 3-5 PKK sempatizanı bir araya getirilir, 1 oda 1 masa, al sana STK!

AKP’de Tarikat-Cemaatlerle beraber aynısını yapar. 3-5 Badem bir araya getirilir, 1 odada 5 tane STK kurulur. Bildiğiniz gibi Tarikat-Cemaatlerin adı artık dernek veya vakıf oldu.
PKK’lı STK’ların parası ya AB’den, ya örgütten, ya belediyelerden, ya da haraç toplayarak karşılanır.
AKP’li STK’ların parası öncelikle Saray ve AKP Hükümeti eliyle verilen ihalelerden, “Gıda Bankacılığı” yetkisi verilmiş tarikat-cemaatlerden ve belediyelerden karşılanır. Bu iki grup STK’lar, aynı zamanda devlete veya belediyelere adam yerleştiren İş-İşçi bulma kurumu gibi çalışırlar.
Tabii ki ilk maaş çakma STK’lara!

Avrupa ve diğer emperyal ülkeler, içinde devletin eli olan STK’lara itibar etmezler, para vermezler!
NGO denen (Hükümet Dışı Kuruluşlar) STK’lara para verirler ve onları kullanırlar.
AKP ve PKK’nın kurdurduğu bu sözde STK’lar, kanserli hücre gibi tüm yurda yayılırlar!

PKK’lı piçler, köye gelir, katliam yapar, Korucularımızın kızlarını kaçırır, tecavüz eder, öldürür.
Ertesi gün bu STK’lar tüm dünya basınına haber geçerler; “Biz bir STK’yız. Partilerle işimiz yoktur. Ama dün köyü basan Türk Askerleri katliam yaptı, kızlarımızı kaçırdı! Vatandaşlara orantısız güç kullandı!”

Aynı taktiği, AKP’nin desteklediği yobaz STK’lar yapar;
“Başı örtülü bacımızı dövdüler, üzerine işediler, kundaktaki bebesini tekmelediler. Camileri ahır yaptılar. Bursa’da Genel ev yapılan camiler var!”

Bunların en büyük gelirleri, “Soru çalıp hem yandaşlara dağıtmak, hem de çaldıkları soruları satmaktır. Bu memleketin çalışkan evlatlarının geleceğini çaldılar ve devleti liyakatsiz yobazlarla doldurdular.

Tüm bu kuruluşlar ve benzerleri gerçekte “Kağıttan Aslandır”.
Devlet, Türk Devleti gibi yönetilse bunlar anında yok olurlar. Para kaynakları devlet kontroluyla derhal kesilir.
Yardım Fonları adı altında dıştan para gönderenlere de, “gönderdiğiniz paranın nerelere harcandığını takip ediyor musunuz? Sizler Terörü ve İrticayı mı destekliyorsunuz, diye sorduğunuzda ve denetim altına aldığınızda, bu zararlı mahlukatlar ortadan kalkar…

1 Ocak’ta yapılan yürüyüşte 3 isim lider pozisyonunda idi;
1-Milli İrade Platformu (yalancılar) Genel Başkanı Şehzade Bilal Erdoğan!
2-Devlet Destekli Dron Yapıcısı Küçük Damat Selçuk Bayraktar!
3-Kaynanasının Korumaları tarafından dövülen Zampik Damat Berat Albayrak!

Bilal Oğlan, “İsrail mallarını boykot edin. Sermaye sahipleri, ayaklarını denk atsınlar” diye iş dünyasına ayar verdi.
Küçük Damat, “Türkiye, bütün dünyayı Hürriyetine kavuşturacak” dedi.
Zampik Damat, “Varlığım Gazze’ye armağan olsun” dedi.

Bu üç kişinin yaptıkları düpedüz Klientalizm yani Yanaşmacılıktır. Kim bu haddini bilmeyen densizler?
Sermaye sahiplerini tehdit etmek, Dünyanın tümünü hürriyete kavuşturmak, Atamızın Savarona Yatında zamparalık yapıp, utanmadan insan içine çıkmak! (Bunun hesabı, önce Askeri sorumlulardan, sonra da, aşüftesi ve zampik damattan, en sonunda da lakabı “GEBEŞ” olan homo kokainmandan, Savarona’da sorulacaktır!)
Kim bu üç yoz, kendi başlarına ayakta bile duramayacak olan zavallılar, bu cüreti nereden alıyorlar?

Nerden olacak? Sarayla olan akrabalık ilişkilerinden! Alın bu devlet gücünü ellerinden, sokağa çıkamaz bu zavallılar…

Yakında devlet yönetimi, gerçek Türk Devleti gibi olacak!
O zaman göreceğiz, Galata Köprüsünü de köprüaltını da…

Sağlık ve başarı dileklerimle

03 Ocak 2024

Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Eş Genel Başkanı