Türkiye’nin emperyalist saldırıyla karşı karşıya olduğunu söyleyen Adalet Partisi Genel Başkanı Vecdet ÖZ, Çanakkale Savaşı’ndan başlayan süreci değerlendirerek emperyalist devletlerin Mustafa Kemal ATATÜRK’ün kurduğu çağdaş ve laik Türkiye üzerindeki hedeflerinin devam ettiğini açıkladı.
1997 yılında Küba’ya Sağlık Bakanlığı heyetiyle, müsteşar yardımcısı olduğu dönemde devletin resmi görevlisi olarak giden ve Küba lideri Fidel CASTRO ile görüştüğünü belirten Vecdet Öz, Fidel Castro’nun Türk tarihine çok meraklı ve Atatürk hayranı olduğunu söyleyerek yaptıkları konuşmayı aktardı.
Castro’nun “Atatürk öyle bir devrimcidir ki, ben çeyreği kadar olamadım. Çünkü insanların düşünce yapısını değiştirmek, kılık kıyafetini değiştirmek, hayat görüşünü değiştirmek, Latin alfabesine geçirmek, medeniyete halkalamak müthiş bir şey” dediğini aktaran Vecdet Öz, Atatürk’ün daimi bir lider olduğunu, askeri ve devlet adamlığının yanında pek çok konuda bilgi sahibi olan, kitaplar okuyan ve yazılar yazan bir filozof söyledi.
Vecdet ÖZ, Küba seyahatiyle ilgili olarak, Küba’ya ambargo uygulandığı dönemde Türkiye’de aşı çalışmalarıyla ilgili olarak biyoteknoloji üzerine çalışmalar yapmak ve Türkiye’de yerli ve milli aşı üretmeye katkı sağlamak üzere Küba’ya gittiklerini ve Fidel CASTRO’nun misafiri olarak malikanesinde konakladıklarını, önemli istişarelerde bulunduklarını aktararak 12 Mart 1997’de Fidel Castro’yla çekilmiş olduğu bir fotoğrafı da paylaştı ve gazetemize şu açıklamayı yaptı:
“BİR TÜRK’ün Yaşayabileceği En Güzel An! Tarih:12 Mart 1997, Yer: Küba/Havana, Devlet Başkanı Fidel Castro’nun misafiriyiz.
Bizlere tahsis ettiği özel malikanesinde uzun süre konakladıktan ve kendisiyle önemli istişarelerde bulunduktan sonra nihayet vedalaşmak üzere makamına gittik ve ayrılık sohbetimizi yaptık. Sohbet esnasında söz Atatürk’e geldi. Bir an durakladı, duygulandı ve gözleri buğulandı. İşte o an ağzından o gurur verici tarihi sözler dökülüverdi:
‘Atatürk bir yıldızdı, kaydı ve tesadüfen ülkenize düştü. Bu yüzden çok şanslısınız. Yıllarca onu örnek almaya çalıştım maalesef çeyreği kadar olamadım. Meğerse ne zor şeymiş ATATÜRK olabilmek… Sakın unutmayın, o ölümünden sonra bile ülkesini yönetebilen tek liderdir… Ne üzücüdür ki Atatürk’ün yarattığı imkanlarla hür bir yaşam sürmesine rağmen halen onun önemini kavrayamamış bilinçsiz bir halk kitlesi var…’
Ayrılırken bu duygu seli içinde kollarımdan tuttu, hüzünlü ifadeyle bir müddet yüzüme baktı, sarıldı ve buruk bir şekilde ayrıldık. O an Atatürkçü olmanın ve böylesi bir Atatürkçü’ye sarılmanın tarihi onurunu yaşadım.”
Ancak Türkiye’ye döndükten sonra Küba’ya uygulanan ambargo nedeniyle çalışmaların sonuca ulaşamadığını aktaran Dr. Vecdet Öz, ziyaret sebebiyle bir takım sıkıntılar yaşandığını de belirtti.
Emperyalist devletlerin Atatürk’ün Türkiye üzerindeki yıkıcı emelleriyle ilgili bir arayışa girdiklerini aktaran Öz, Türkiye’de çok partili sisteme geçiş sürecini de şöyle değerlendirdi: “Atatürk’ün vasiyetlerinden biri çok partili sisteme geçmekti. 1946’da serbest piyasa ve liberal ekonomiyi benimseyen Adnan Menderes, Celal Bayar ve arkadaşları Demokrat Parti’yi kurdular. Onlar da Cumhuriyet Halk Partisi kökenliydi. Bu süreç içinde emperyalizm cesaret kazandı ve tıpkı Osmanlı’nın çöküş dönemindeki gibi projeler hazırlamaya başladılar. Cephe savaşlarını geri çektiler ve bunun yerine dördüncü nesil bir savaş koydular.”
Emperyalist ülkelerin, dünya genelinde sürdürülen dördüncü nesil savaşında ülkelerin içine sızarak siyasetçileri ve oradan devlet yönetimlerini ele geçirmeye çalıştıklarını belirten AP Genel Başkanı Vecdet Öz, Menderes döneminde devlete sızma çalışmalarının başladığını ve Menderes’in bu işin ilk kurbanı olduğunu söyledi.
Mevcut AKP iktidarının, Fethullah Gülen cemaatiyle bir dönem hareket ettiğini belirten Vecdet Öz, Siyasal İslam Projesiyle Türkiye’de hurafeye dayalı bir din yaratıldığını, Ergenekon süreciyle askeri kurumun çökertildiğini ve tarihinden kopartılmış bir millet yaratıldığını söyledi. Ayrıca eğitim yapısı ve ekonomisi çökertilmiş, en önemlisi de ulus devlet olan ülkenin demografik yapısının tahribata uğratıldığını söyledi.
ANAP, ardından Tansu Çiller döneminden sonra AKP’nin bu projenin bir parçası olduğunu söyleyen Öz, FETÖ trenine milli görüşçülerin bindirilerek bir proje olarak AKP’nin kurulduğunu söyledi.
Haber: Ayça YILMAZ